Apple kullanmanın bir ayrıcalık olduğunu düşünmüşümdür hep. Apple ürünlerine sahip olanları da kıskanmadım değil. Bugün bende bir Apple ürünü aldım. 30GB hafızaya sahip bir Ipod. Fiyatının bir kampanya nedeniyle oldukça düşmüş olması ve arkadaşlarımın ısrarı aniden satın alma kararı almamı sağladı. Öğlen 5 kişi (Deniz,Cihan,Özkan,İnanç ve ben) Ipodumu almam için Kanyon Alışveriş Merkezine gittik. Önce öğle yemeği yedik elbette. Wagamama da japon mutfağının güzel yemeklerinden tattık ve sipariş tahtası ile güzel vakit geçirdik.
Sonra tabiki doğruca Apple mağazasına gittik. Güleryüzlü çalışanla fotoğraf çektirmeden olmazdı. Hemen ardından satın alacağım ürünün kutusunu elime alıp kasaya yöneldim ve Ipoduma kavuştum. Ipodumu kutusundan çıkartabilmek için acilen ofise gitmemiz gerektiğini düşündük ve aceleyle taksiye bindik.
Ofise vardığımda Ipodumu elimden aldılar hemen. İnanın kutusunu açmak bana nasip olmadı.
Ama sonunda bir Ipod satın almanın sadece bir Ipod satın almak olmadığını öğrendim. Çünkü bu alış veriş bir eğlenceye dönüşmüştü. Açıkcası "Apple" satın almanın yayımlanabilir bir hikayesi oluşuyor kendiliğinden.

Bu nedenle bende hemen bunu sizlerle paylaşmak istedim. Birde 30GB ı nasıl dolduracağımı düşünmeye başlasam iyi olur. Epey uğraşmam gerekecek. Moth ve Moth artık bir Ipod sahibi. Çekilmesi gereken çok fotoğraf, izlenecek çok video, film var daha ne de olsa.


Aynı zamanda bu ürün ekstra özellikleri ile hayatımızı kolaylaştıran unsurlardan birisi haline dönüşüveriyor hemen. Bir diğer faydası ise şu; akşam hergün taksiyle döndüğüm evime yürüyerek geldim. Müzik dinlerken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz çünkü. Spor yaptırıyor da diyebilirim. Diğer fotoğraflar her zaman ki gibi "flickr" larımızda.